top of page

Bir İK Profesyoneli Bakışından Spekülatif Dizayn, Kritik Yetkinlikler ve OKR

  • Yazarın fotoğrafı: Nida Ayça Onur
    Nida Ayça Onur
  • 24 Şub
  • 4 dakikada okunur


Spekülatif Dizayn eğitimlerinde, farklı disiplinlerden birçok profesyonel ile tanışma ve sonrasında da çalışma şansımız oluyor. Sevde, eğitime hem yorumları hem de neşesiyle derinlik ve renk katan, çok yönlü bir insan kaynakları danışmanı.


Bu bölümde spekülatif dizaynı bir IK profesyoneli gözüyle inceliyoruz. Nelere hizmet edeceğini ve organizasyonlarımıza adaptasyonunu konuşuyoruz.





Sevde hoşgeldin. Seni kısaca tanımak ve spekülatif dizayn ile yolunun nasıl kesiştiği ile başlamak istiyorum.

Merhaba Sevde ben. İnsan kaynakları profesyoneliyim. Mevcut görevimde özellikle eğitim ve performans alanında devam ediyorum. Her türlü bilgiyi, kaynağı, kitabı çok kıymetli buluyorum ve okumayı çok seviyorum. Bir kitap ayracı koleksiyonum var, gittiğim her ülkeden ya da şehirden biriktirdiğim harika parçalardan oluşuyor :)


Özellikle otobiyografi türünü okumayı çok seviyorum. Ve her konudaki fanatikliğin sevginin zıttı olduğunu düşünüyorum.


Okumaktan gelen entellektüel bir yanım var. Bu yanım çok farkedilmiş ve geleceğin insanı / geleceğin yaşam biçimi üzerine kafa yormanın bana iyi geleceğini düşünülmüş olacak ki, bu vizyon açıcı eğitim bana yakın arkadaşım tarafından hediye edildi😇



Harika, peki eğitimden aklında en çok neler kaldı?


Ben çok not alan bir insanım ve bu eğitim sırasında da tabii ki çok not aldım. Sevdiğim bir slogan var, eğitime başlarken ilk önce onu not aldığımı hatırlıyorum:


“The more digital We become, the more human We Must be”

Eğitimin ben de çağrıştırdığı ilk izlenim buydu. Çünkü dijital bir çağdayız ve giderek daha da dijital oluyoruz bununla birlikte bütün bu dijitalliğe rağmen insan olmayı daha çok hatırlamamız gereken zamanlardayız aslında.


Spekülatif dizayn, 360° bakabilmek noktasında çok fayda sağlayan bir başlık, insanın bu kadar kompleks yapıda olduğunu düşünürsek konuya zaten 360 bakmak gerekiyor.


En çok aklımda kalan tabii ki gelecekler konisi yani Futures Cone oldu.


Gerçeklik algımızı konumlandırma biçimimizin farklılaşması ve bu farklılaşma sayesinde yeni olasılıklar yaratabilmek gerçekten çok dikkat çekiciydi. Tabii bunun için ön koşullardan en önemlisi olan eleştirel düşünme becerisini atlamamak gerek.

Bu süreçte beni en çok etkileyen kısımlar ise "tercih edilebilir bir geleceği" tasarlamak, kolektif bir şekilde düşüncelerimizin sınırlarını aşmaya çalışmak ve bunu yaparken yanımızda belli araçların ve bir yön göstericinin olması idi.


Olaylara ve olgulara farklı açılardan bakabilmek konusunda Dunne & Raby’nin a/b modeli gerçekten farklı bir perspektif sunuyor. Aslında her şey insanın kontrolünde gibi. Öyle ki, doğru sinyalleri yakalayıp yaratıcı kurgular oluşturduğumuzda, geleceği mümkün olduğunca çok yönlü öngörmek ve şekillendirmek, insanın yön verebileceği devasa bir oyun alanı yaratıyor.



Bir IK'cı olarak değerlendirdiğinde, Spekülatif Dizayn iş yaşamına nasıl bir katkı sağlayabilir?


Günümüzün Kritik Yetkinlikleri

Yıllardır bütün iş ilanlarına ve görev tanımlarına yazılan değişmez ve olmazsa olmaz bazı yetkinlikler vardır; analitik düşünme, problem çözme becerisi gibi.


Günümüzde en kritik yetkinlikleri sıralayacak olursam "eleştirel düşünme" ve "belirsizlikle baş edebilme" yetkinliklerini ilk sıralara koyarım.


Gelecekle ilgili bir şey tasarlamak, başlı başına bir belirsizlik barındırıyor. Ama işte tam da bu belirsizlik, birçok yetkinliği geliştirmek için inanılmaz bir fırsat sunuyor. Mesela “eleştirel düşünme” burada ön plana çıkıyor, çünkü bugünü ve geleceği anlamlandırmak için olaylara farklı açılardan bakmak gerekiyor. Bunun yanında “empati kurabilme”, “görselleştirme ve hikaye anlatıcılığı”, “belirsizlikle baş etme" ve “esneklik” gibi beceriler de bu süreçte kendiliğinden gelişiyor. Kısacası, geleceği tasarlamak hem zihni hem duyguları besleyen, çok yönlü ve keyifli bir deneyim aslında.


Herkes Gelecek Tasarımı Sürecine Katılabilir

Genelde geleceği konuşmak, strateji belirlemek ve piyasaların yönünü öngörmek üst düzey yöneticilerin sorumluluğunda gibi görülüyor. Ancak Spekülatif Dizayn eğitimi, bu sürece tüm çalışanları dahil ederek onlara da geleceği tasarlama yetkinliği kazandırılabileceğini bana hissettirdi. Bu, gerçekten değerli bir katkı çünkü uzun vadeli bir strateji geliştirmeyi, Tasarım Odaklı Düşünce, Kanban ya da Scrum gibi sık kullanılan uygulamalardan beklemek çok mümkün değil.


Adım Adım Tasarım Sürecinden Deneyimleyerek Geçmek

Bir şey daha eklemek isterim ki, bence çok önemli:

Spekülatif Tasarım eğitimi sayesinde, yalnızca gelecekle ilgili neler olabileceğine dair haberleri ve görüşleri okumaktan öteye geçebildik.

Bu eğitim, geleceği tasarlamak için kullanılabilecek özel yöntemler ve araçlar sunuyordu. Üstelik teorik bilginin yanı sıra, çalıştay sırasında bu yöntemleri deneyimleme fırsatıyla tasarım sürecini pekiştirmek de mümkündü. İşte bu yüzden, yarattığı deneyim alanıyla gerçekten fark yaratan bir eğitimdi.



Nokta atışı yorumlardı, teşekkür ediyorum.


Spekülatif Dizayn sadece geleceği düşünmek değil, ona dair somut bir strateji kurmayı ve plan yapmayı da içinde barındırıyor. Şirketlerde spekülatif tasarımın ve çıktıların uygulanabilirliği üzerine neler düşündüğünü merak ediyorum.


Organizasyonlarda stratejik hedeflerin en tepeden başlayarak tüm çalışanlara yayıldığını duymuşsundur. Bu yaklaşım Cascade Strateji Modeli olarak bilinir.


Şimdi bunu tüm hedeflere yayılan bir yapı olarak düşün, ama önemli bir farkla: Daha soyut, daha ilham verici, şirketin genel yönünü belirleyen büyük bir hedefe tüm hedefleri bağlayan bir model... Neyden bahsediyorum? Tabii ki OKR!


OKR, yani "Hedefler ve Anahtar Sonuçlar," yeni nesil bir performans yönetim sistemi. Diğer performans sistemlerinden en büyük farkı, anahtar sonuçları ilham verici, soyut ve büyük bir stratejik hedefle ilişkilendirerek yazabilmenize olanak tanıması. Bu sayede herkes büyük resmi görebiliyor ve şirketin genel yönüyle uyumlu bir şekilde ilerleyebiliyor.


Spekülatif dizayn da dediğin gibi sadece gelecek vizyonu yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda o geleceği şekillendirmek için bir plan yapmayı da içeriyor.


Bu noktada, hem ekiplerin hem de orta ve üst düzey yöneticilerin gelecek tasarımı ve strateji sürecine birlikte katılmasının, organizasyonel hedeflerin hizalanmasını daha da güçlendireceğini düşünüyorum. Önemli bir unsur olarak, spekülatif dizayndaki tasarım adımları ve multidisipliner yaklaşımı strateji belirleyenlerin daha geniş bir alanda düşünmelerini sağlayabilir. Bu sayede, gerçekten ilham verici ve geleceği şekillendirecek OKR'ler belirlemek mümkün hale gelebilir.


Özetle, spekülatif dizaynın soyut multidisipliner yaratıcı yönüyle OKR’in somut, eyleme dönüştürülebilir yapısı birleştiğinde, organizasyonlar daha esnek, ilham verici ve geleceğe yönelik bir strateji geliştirebilir. Hem büyük resmi görüp hem de adım adım o resme yaklaşmanın, gerçekten güçlü bir kombinasyon olacağını düşünüyorum.



Son bir soru: Sen neyin geleceğini tasarlamak isterdin?


Eğitim kökenli biri olarak yetenek yönetiminin çok erken yaşlarda başlamasının önemine inanıyorum.


Okul öncesi dönemden başlayarak bir bireyin izlenebileceği, ilgi, beceri ve yetkinliklerinin zaman içerisinde değişiminin takip edilebileceği bir sistem tasarlamak isterdim.


Bu sistemin izlenebilirliği ve kayıt tutma özelliği sayesinde bireyin yapabildiklerinin ve yapmak istediklerinin ortak paydada buluşması için kurumlarla iletişimde olan bir platforma data aktardığını düşünüyorum mesela.


Böylece çok daha nokta atışı tespitler ile insanlar, yatkın olduğu ve istediği bir işe/hobiye yönelirken o konuda daha yetkin olabilirler. Bir işte uzmanlaşmak için gereken 10.000 saat kuralı da böylece yeni bir boyut kazanır.



Çok akıcı bir sohbet oldu, teşekkür ediyorum. İyi ki geldin.


Ben teşekkür ediyorum bu fırsat için :)






 
 
 

Comments


bottom of page